Trabzon da ki bu bakırcılar çarşısına bayılıyorum... Eserler o kadar güzel ki bakmaya doyamıyor insan... Hepsi el emeği göz nuru... Evimde de Trabzon bakırların dan oluşan küçük bir şark köşemizde var zaten:)
Bu dünya gerçekten ilginç tamamen el yapımı... Rusya dan gelmiş ortadan ikiye ayrılan dünyanın içerisinden bilin bakalım ne çıkıyor.... Tabi ki mini bir bar... Eh içkiyi çok seven bir toplum nede olsa... Fiyatı mı? 5.000 TL.
Çok hoşlar değil mi üstlerinde hala yılların tozu var... En küçük ayrıntılara kadar tüm tozlar işlemiş artık...
Kısmen de olsa bir Trabzonlu olarak (baba Trabzon anne Bursa) hep demişimdir... Laf fıkralarının çoğu gerçektir diye... Alın size bir örnek... Maçka Devlet Hastanesi nin önünde oturmak için kaldırıma demirden sandalyeleri sabitlemişler... Gelin görün ki öndeki parmaklıklarla aradaki mesafeyi göz önüne alırsanız oraya sadece 2-7 yaş arası çocuklar sığabilir:)
Nasıl bir sevdadır bu Trabzon Spor dedim ve gözlerimle gördüm... Hangi bir fanatik GS li FB li BJK li evnini dış cephesine takımının adını yazdırır bayrağını işletir... Tabi ki Trabzon... Çok ilginç Maçka Trabzon arasında bir fabrika vardı resmini çekmeye unuttum tüm fabrika baştan sonra borda mavi renkte... Bir Bjk li olarak TS nin taraftarlarıyla gurur duydum ne yalan söyleyeyim... Aklıma gelmişken hani dedim ya fıkraların çoğu gerçektir... Alın size gerçek bir hikaye...
Köyde rahmetli Ömer amcanın bahçesinden alevler yükseliyormuş... Babamda hemen telaşla Ömer amcanın yanına bahçeye gidiyor bir de bakıyor ki arı kovanı yanıyor...
-Hayırdır Ömer Abi bu kovan neden yanıyor...
-Ben yaktım...
-Niye
-Arı beni soktu...
-EEe
-EE si var mı uşağum sahibini tanımayan arı yı ben hiç tanımam yakarım kovanı olur biter...:))) 5 yıl öncesine ait bir olay ama ben herkese anlatırım çok gülerim çünkü yazarken bile gülüyorum...Nur içinde yat Ömer Amca...
Çok güzel anılar la ayrıldım Trabzon dan... Bir daha oraları görmek ne zamana kısmet olur bilemem ama her gittiğim sene daha da güzelleşiyor...
Eski eşyalara takılı kaldım,keşke daha çok fotoğraf olsaydı dedim.bu ara ben de böyle bir çarşı gezsem,eski eşyalara baksam,öyle iyi gelecek ki ruhuma,rahatlayacağım sanki.o yüzden herhalde daha çok fotoğraf aradı gözlerim
YanıtlaSilAslinda fotolar oldukca fazla da bloga koymadim.Digerlerine de yer kalsin diye:)
YanıtlaSilTeşekkürler, yazınızı 3 yıl sonra keşfetsemde teşekkürlerimi sunmak istedim, hem yardımcı oldunuz, hem merağımı giderdiniz.
YanıtlaSilBu güzel maceranızı paylaştığınız için çok çok sağolun...
Yardimci olabildiysem ne mutlu bana.
SilYardimci olabildiysem ne mutlu bana
SilYardimci olabildiysem ne mutlu bana
YanıtlaSil